Pazartesi, Mayıs 26, 2008

Gece suskunluğa boğuyor düşlerimi

Hafif bir esinti var
oysa ben
ağaçları yerinden sökecek güçte
fırtınalar istiyorum

Ayışığının yokluğu buna sebep belki de

belki de
nefes alış verişini duyacak kadar
yakın olsa da
yaşadığının farkında olmayan
biri var
tüm karanlıkların gerisinde.

Her heycanda için titrerken
akıl almaz düşlerin kıyametiyle
o yanından geçip gidiverir
en olağan en yalın sessizliğiyle

Esir almıştır seni
söyleyemediklerini
söylememe gerekliliği

Kısır döngülerin içinde yitip giderken zaman
hayat devam etmektedir belki de...

Cuma, Mayıs 23, 2008

İçimde,
yorgun bir düş
küçük bir kuş gibi
çırpınıyor kalbim.

kalabalığın gürültüsünden
yorgun, bıkkın, umutsuzum.
Kendimi arıyorum,
herkesten uzakta.

Kuytu köşeleri değil
Sadece
benim olabilen
bir yer istiyorum
İçindeyse bir tek ben

Kalıplar istemiyorum
yada nasihatler
yada sen olmak

bir başınalığın
muğlak sevincini paylaşıyorum
uzak düşlerde
herkesi seviyorum yalnızlığımda.

Güneşin battığı tepedeki
yıllanmış çınarın kollarında gibiyim

uçsuz maviliklerden
yüzüme vuran rüzgar
dalga sesleri taşısın bana
benden başkası duymasın
bilmesin.

Mutsuz kalabalıkların üzgün
Hayatın yorgun yüzünden
Eser kalmasın


Kendi içimdeki düşlerden başka
Her şey yabancı bana

Kimse bilmesin hatta
Ne beni ne yaşadığımı.

******************************

Kim bilebilir neyin küçük olduğunu
Ben sevgilerimi yaşadıkça
Mutlu oldukça
Büyütürüm içimdeki küçük mutlulukları

Belki bir göz yaşıdır mutluluğun anahtarı
Yada rüzgara karşı kanat çırpan kuş
Her şey mutluluk sebebi olabilir
Küçük bir adım belki başlatan her şeyi

Her anın farklı mutluluğuyla geçiyor zaman
Büyük umutlar besliyorum hayata
Oysa küçük mutluluklarla bile olsa
Seviniyorum doyasıya…