Pazartesi, Mayıs 22, 2006

Kaldırımın gölgesi kadar duruydu, yaşamın kıyısından akıp giden su. Merdivenlerden bir basamak daha iner gibi bekleyerek adım adım uzaklaşıyor gökyüzünden. söyleyecekleri henüz daha vaktin erken olduğunu bildiği için belkide takılıyor kuru bir öksürüğe. Yutkunmadan dönüp gidiyor arkasını. Kaldırımın bittiği yere.

Sokak köşelerinden gölgesi vuruyor tenviratın puslu aydınlığından. Gece dahada karanlık sanki ardından bakınca. Bir daha geri gelir mi? Söylenmemesi gerektiğini bilsede umut edermi yalnızlığa rağmen terk edilmeyi göze alırmı adını bir kez daha söyleyebilmek için mısralarda aşk sözcüklerinin yanında?

Kaçmaktan daha zor nefes almak durup düşünmeden uzaklara gitmek buharlı trenin homurtuları arasında düşlere dalmadan uyumak ve ayakta kalmak soğuk bir kış gecesinde.
Yalnız ıssız uzak bir şehirde.

Ardında bırakarak günleri unutulmanın verdiği umutla seyre dalmak içinde nefes alırken sevdiğiyle aynı şehirde. Nasıl bir duygu bu kadar yakında olmak hayatını terk ettiğin sesten duyulası uzaklarda olmak?

Acıkmış ve üşümüş olmanın dışında verilen sözlerinde yanılgısı vardır bitkin düşen düşüncelerin sarmaladığı kabuslarda. Dinlenmeden nefes alıp vererek zamanın daha hızlı geçmesini beklersin. Yalnızken zaman geçmez oysa. Saatin akrebi sen yelkovanı oysa aynı kadranda değilsen artık zaman durmuştur gölgelerin içinde. Susman gerektiği gibi sus gecelerin en hüzünlü saatinde.

15 Comments:

Blogger Burcu Karadaş said...

Susman gerektiği gibi sus gecelerin en hüzünlü saatinde

lütfen icraata dök bunu.iki saatttir dır dır dır:D

Blogger Bulsara said...

bu size ithaf edilen bir sondu burcu hanım :))

Blogger Burcu Karadaş said...

susmak kısmı hariç yazının bütününe ilham olmuşum ya:))

teşekkürler bulsara..teşekkürler halkım:D

Blogger vintage biscuit said...

susmaaaa

Blogger Bulsara said...

sus artık sussss yazının tamamı diil sadece son kısmı sana ait :))

Blogger Burcu Karadaş said...

susmaycağımmmmmmmmmm..benden bahsdıorus..beni kim susturmayı başarmış ki sen yapabılıcenn:D

hala umutlusun ya pes:P

Blogger XMAN said...

selam,"susman gerektiği gibi sus gecelerin en hüzünlü saatinde". burcyni hanım, konuşarak anlaşabilirsin.ama susarak anlaşabilirmisin? suskunlukda bir tecrübe gerektirir.herkes beceremez.hele sen hiç:)her sessizlikte acemiler belli olur.sessizliği bozmak için beceriksiz bişiler söylerler.eskilerin bir lafı var söz gümüşse, suküt altındır.sus burcyni:)
yazının sonu gerçekten çok anlamlı bulsara.çok güzel bir yazı olmuş.

Blogger Bulsara said...

umut fakirin ekmeği :))

Tekrar aramızda olmana sevindim Xman :))

Blogger Zehra said...

bazen susmak herşeyi anlatabilir..
acıyıda..sevgiyide..mutluluğuda..hüznüde..

Blogger Bulsara said...

ama hislerimizin ihtiyacıdır kelimeler. Anlatmak gerekir ne kör gözlere sevgiyi.

Blogger Zehra said...

belki hislerimizin ihtiyacıdır kelimeler ama sevginin karşılığı yoksa..işte o zaman kelimeler biter ve susmak en iyisidir..

Blogger OzgeBozkurt said...

Burda susan ya da susturulan birilerimi olmuş ne? ;)
Her zaman ki gibi güzel bi yazı olmuş bulsara :)
Böyle yalnız bi saatte,fonda bir sürü düşünce uçuşurken yazılarını okumak güzel ;)
Bir burcyni bi de sen zaten. Hüznünüz derin ama,bide benimki eklenince boğuluyorum bazen. Hadi kendisine gelsin herkes lütfeen :D
Hop tri lay lay loom :D

Blogger Bulsara said...

yaws özgecim sen takma ben sadece yazarım yazdığım şeyler oğu zaman gerçeği ifade etmez bir kelime yada birinin söylediği bir sözden uzatıp yazarım yazılarımı :))

yani siz güzel şeyler yazdınızda biz mi cvp yazmadık kardeşimmm :))

bu burcu varken blog aleminde insanın içini açacak sözler bulmak çok zor :)

Blogger Misterio said...

Dil susar, gözler konuşur.. Sen susuyorum sansan da kalbin atıyor, hiç bilmediğin şeyler söylüyor.. Zaman hiç durmaz..12'de yanlış yere bakıyorsundur belkide..

Blogger Bulsara said...

Aslında ne de çok yanlış yapıulır gözlerle konuşunca.
Bekler insanoğlu hep beklemiştir anlaşılmayı.
ümit etmiştir.
ama sözcükleri kullanmayı bilmediğin sürece yine de yalnız kalacaksındır.
Nice bakışın inadına.

Yorum Gönder

<< Home